Memleket Ateşi-Şiirler![]()
Memleket Şiirleri
Memleket Ateşi
Sizler de şiirlerinizi sitemizde yayınlanmak üzere gönderebilirsiniz...
SEVDALIK DELÜRDÜYU
BİZİM KÖYDE GİDERLER İMECİNİN İÇİNDE RASLADIM EMİNEYE. EL BİRLİK İMECİYE
EMİNEM ÇOK HAVASLI AÇUK BAŞLU GEZMİYE. SALLANIYU SAÇLARI ASILDUKCA GAZMİYE.
KÖYDE HOPPA KIZLARA TAKILIYUDU GENÇLER KIKIR KIKIR GÜLÜYU ŞU BİZİM DİLİMSÜKLER.
HANGİSİNİ BEĞENSEM ÖTEKİSİ KÜSÜYU YAVRUMUN BAKIŞLARI BENİ BÖYLE ÜZÜYU
KIZLAR BÖYLE YARIŞTI. BENİ ALICAM DİYE AKLIM GENE GARIŞTI BEN NE ETSEM UŞAKLAR
EMİNENİN YANINDA AYŞEM İLE FATMAM VAR BİRİ BİRİNDEN ÜSTE HEPSİ AKILA ZARAR.
ALLAH BÖYLE KIZLARI VERME DÜŞMAN BAŞINA SEVDALIKTAN VAZGEÇTİM KALDIM KENDİ BAŞIMA.
BÖYLE SEVDALIK OLMAZ CANIM İSTER DURAMAZ BU SEVDANIN ALTINDAN KÖY BİRLENSE KALKAMAZ.
HABU BENİM İŞİME KENDİM BİLE ŞAŞIYUM SEVDASIZ DA OLMUYU NE GÜNÜME YAŞIYUM…!
Mustafa ARSLAN
30 ARALIK 2005
ALİ GACAR DESTANI
Bir gün günün birinde gözden uzak bir köyde Dağda Erik Dibi’nde, bir aslan doğurmuş, Doğurmuş da Fadime Bacı. Bacının alnından dökülmüş perçemi saçı. Bacıya mı acırsın çocuğa mı bilinmez. Doğuştan yazılmış yazı ki ,karayazı silinmez.
Ağır usul doğrulmuş ana yerinden Sürünerek bir su içmiş pınardan serininden. Göbeğini kesmiş orak ile bebeğin Sarmış peştemalına da ağlıyormuş, Kaderi mi kim bilir? Dünyaya ağlamaya gelmiş sabinin.
Bebesi kucağında düşmüş de dağdan yola Görenler anayı demiş. Bacım hayrola..! Sen giderken yoktu ya beben kucağında. Demiş Fadime bacı kısmet imiş bugüne Bebem üşümesin, götüreyim evime. Düşmüş yola da yine bizim Fadime bacı Yoksul bacının beyine üzül,ağla sen acı. Dördüncü çocuğu olmuş ana babanın. Allah kolayını verir, hep birlikte dayanın. Köylük yerde ot yaprak bulur da yine yeriz Acımızdan ölsek, ölsek belli etmeyiz.
Gacaroğlu demişler köyde onun namına Bir batman kahveyle varılmaz ki yanına. Neyse varmış bacım köye de, baba eve çağrılmış. Kulağına ezanla Ali’ nin ismi bağrılmış. Analı babalı büyü, demiş gitmiş komşular Evlerinden eskilerini, vermişler de bebeye Büyüsün de ölmesin, er olsun bizim köye!
Ana sütü, süt ana, komşunun inek sütü Gacaroğlu Ali böylece ,çabuk gine büyüdü Bilinmez diğerleri nerede, nasıl oldu doğdular. Ali beşinde iken evde, altı çocuktular. Uzatmayalım fazla.. sayalım, destanını yiğitliğini Kabak tadı vermeden anlatalım, Gacar oğlu Ali’yi
Önce yapmış çobanlık, kurtlar kapmış kuzuyu Köye bekçi yapmışlar, baltayla kesmiş koruyu!.. Maraba olmuş köyde darı ekmiş, inek yemiş darıyı. Yaylaya gitmiş ama orda akşam olmamış, Yayladan gelir iken , Ayşe hanımı almış. Ali agam köylerde, boşa nefes tüketmiş Değirmen hakçısı olmuş, çuvalı fare kesmiş..
Bakmış ki köyde geçim- meçim olmuyor, Çoluk çocuk açlıktan, evde yorganı yiyor. Ali bu Gacaroğlu, yediremez onura Toplamış göçünü de düşmüş Ferizli yoluna Oğlu Muttalip girmiş, topallayıp koluna. Teselli bulmuş gibi, ayrılıktan sonunda Gacarın Ali köyde destan olmuş fukara.
Aradan yıllar geçmiş, unutulmamış Ali Gözlerimden gitmiyor, Ali’nin mahzun hali! Ali ölmüş dediler, ben buna inanmadım. Herkes bir şeyler olsa Ali yapmıştır diyor. Ali Gacar sonunda, bir efsane oluyor. Gerçekten öldü ise Allah rahmet eylesin Bu efsane bitmesin, sonsuza dek söylensin.
30 kasım 2005- İstanbul/Beykoz
GİRESUN UŞAKLARININ İSTİKLAL HARBİ DESTANI
Eynesil Bulancak’tan haber sal Dereli’ye
Alaylar Giresun’a bir tabur Görele’ye
Asker oldum giderim Görele bizim tabur
Vatan tehlikede iken nasıl edilir sabır.
Çalınsın kemençeler söylensin türkülerim
Yaşım onsekiz demez vatan için giderim.
Kafkasya Balkan Harbi,Sarıkamış,Koçkiri,
Pontus’un vur beline arınsın namus kiri.
İsmailler, Aliler, Melikoğlu Şakirler,
Allah Allah dedikce kaçıyordu kafirler.
Kurtoğlu Hacı Hafız getirirken tekbiri
Birer aslan kesilmiş uşakların herbiri.
Bir kısmı ihtiyatta köyünü sayıklarken
Gün doğmadı bir sabah henüz daha çok erken.
Bir emirle irkildi Avni Bey’in alayı
Mermiler bitik gibi, sıyırdılar palayı.
Gazi öyle buyurmuş atılsınlar ileri,
Düşman toparlanmadan alınsın mevzileri.
İşte tam bu sırada kör talihsiz bir kurşun
Saplandı Avni Bey’e “Şakir ne o duruşun?
Atla beyaz atıma, koş haber ver Ağa’ya
Beni geriye alsın, merhem çalsın yaraya”
Deyip Hüseyin Avni kapandı yüzükoyun
“Ölürsem cenazemi Tirebolu’ya koyun”
Ne yazık şansı, bahtı Avni Bey’e gülmedi
El’de kaldı bedeni, köyüne gömülmedi
Şartlar ancak böyle idi,rahat uyu Hemşehrim,
Gün ola harman ola, yarına Allah kerim.
O öfke o kin ile Sakarya’dan Afyon’a
Büyük zayiat verdik bölükler düştü on’a
Bu haber üzerine tüm Giresun sarsıldı
On yedili yiğitler Afyon’a çağrıldı.
Aylar süren bekleme sonunda büyük emir
Yalan söylememişler emiri kesmez demir.
Mektioğlu Saffet’in gönüllü bir takımı
Makasla kesip teli, zorladı istihkamı.
Kafir inanmadı zannetti karabasan
Ekmekci bölüğünden Sevindik İmam Hasan.
Bir işaret vererek Borazan Mustafa’ya
Topal Osman haykırdı; “İzmir’deyiz haftaya”
Büyük taarruz denilen bu en büyük imtihan
Düğüne gider gibi geçti oldukca yaman.
Banaz, Uşak, Sarıgöl, Alaşeir, Salihli
Diğerlerine göre biraz daha talihli.
Onlar bir gün farkı ile görürken Ata’sını
Rumlar unutmayacak en büyük hatasını.
Dokuz Eylül gününde İzmir’e girdi ordu
Muzaffer bir edayla herkes haykırıyordu:
“Ayvalık, Çanakkale, Gelibolu,Selanik
Bundan sonra yaraşır genç kızlara gelinlik.”
Yiğitler güvey ola, halay kurulsun yola
Yetişir uşaklara iki günlük bir mola.
Sonra resmi geçit’i iki gün beklediler,
“Giresun alayları ayrı geçsin” dediler.
Bu geçişte uşaklar büyük alkış topladı
Ağa’yı görenlerin yürekleri hopladı.
Bedende aba-zıpka ayakta çizmeleri
Kordon boyu titredi, salınıp gezmeleri;
Muhteşem bir olaydı övünsün Karadeniz,
Barışta bile yine, önde gidenlerdeniz.
Nitekim bitti savaş göründü Gazi yolu
Ankara’ya çağrıldı alayların bir kolu.
Bir kısmı Bandırma’dan Mudanya’ya yollandı
Diğer bir kısmı ise Gediz’de konuşlandı.
“Kurulsun Cumhuriyet!” dedi Gazi bu sefer,
Ata’yı korumaya ant içti her bir nefer.
Günler haftayı kovdu, aylar yılları derken
Kimileri haykırdı “Cumhuriyet çok erken”.
Bir ilkbahar hüzünü yaşıyorken martılar
Meclisi karıştırdı asılsız abartılar…
Vurulmuş Osman Ağa ağlıyor alayları,
Karalara bürünsün Giresun dolayları.
Ağla Giresun ağla! Bulutlansın gökyüzü!
Böyle mi olacaktı bir destan’ın ön sözü…
Oy Giresun, Giresun; nedir “ha bu hallerin?”
Vuruldu Osman Ağa nerede alayların.
Yıllarca süren çile cepeler’de “Uşaklar”
Altın harflerle yazsın adını Genç Kuşaklar.
Mehmet MELİKOĞKLU
(bu bölümde sizlerden gelen şiirlere yer verilecektir:) GÜNCELLENİYOR.......... Giresun Görele Tekgöz Köyü |
1078 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |