Kültür, Sanat, Edebiyat Anlayana Sivrisinek Misali | mustafa arslan |
| Kategori: Kültür - Sanat |
|  |



Anlayana Sivrisinek Saz
Efendim ; köylerde birçoğunuz bilir su değirmenleri vardır.
Vatandaş tahılını değirmene götürür un yapar, ekmekyapar yer…
Yer yemesine de iş oraya gelene yani; yemeye kadarbirçok aşamadan geçilir.
Emeksiz yemek olmaz anlayacağınız.
Ben size uzun uzun tarımdan, emekten, ekmekten sözetmeyeceğim bu kez.
Hani değirmen demiştim ya ondan yana sözüm olacak.
Eskiden bizim oralarda(Karadeniz’de) malum sudeğirmeninin taşı
dişeye dişeye tükenmiş.
Elbet tükenecek, ancak değirmen taşı bu
her taştan olmuyor…
Eeee ne yapılacak? Taş bulunacak. Taş bir yerlerdenbulunup getirilecek.
Getirilecek getirilmesine de nasıl? Gelin bunu bir şiirlesizlere anlatayım.
HAMZA’ NIN BAŞI
Malum arazi koşulları Karadeniz’in
Dağ taş yokuş-iniş bayır, engebe..
Bir taş lüzum etti bizim şu değirmene
Alalım bir taş almasına da
Getirmek çok zor, yollar patika,
Sığar mı koca taş yolun üstüne.
Bir düşünce gerek, ilim gerek, fen gerek.
Taşı getirecek bir kafa gerek…
Hemen köylüler toplanır meydana
Aklına uyulacak biri !.. Bu kim ola ki?
Hamza diye biri vardır köyün başında
Ahşaptan evi var kaşın başında.
O bilir bir çare düşünür elbet…
Bu iş oldu tamam der de köylüler,
Hamza’ ya hemencik bir ıslıkla seslenirler.
Islığı duyanda Hamza koşarak gelir,
Sorar köylülere ‘’derdiniz nedir?’’
Anlatır köylüler dil döndüğünce
Aman Hamza derler buna bir çare!..
Hamza biraz düşünür bu iş oldu der.
Haydi siz de benimle gelin birader.
Giderler uzağa taşın yanına,
Bakarlar ortası delik yontulmuş da kabaca.
Hamza önceden yapmış planı,
Kurmuş kafasında bütün olanı.
Taşın deliğine sokmuşlar bir ağaç…
Fakat yol dar, dönülmez virajlı
Kendi bildiğine gider devamlı.
Hamza:
-Durun der, bana bırakın.
Taşın deliğine başım sokayım.
Belli ki taşa akıl vermek zor
Taşın deliğinden Hamza, usulca başını kor.
Şimdi der yuvarlayın, sürün götürün…
Bakalım şimdi de şaşar mı yolu?
Köylüler :''vira-besmele ha!''
Demişler taşa...
Taş dönmüş aşağı, kayadan aşa..!
Yuvarlanmış taş, inmiş çabuk dereye
Köylüler sevinmiş, taş geldi diye.
Yolda bir süre giderler bakarlar ki:
- İşte bu Hamza..!
Hamza’ da gövde var, kafa yok ama!
Kafası önceden var mıydı, yok muydu
Diye kafa yorarlar.
Gidip karısına bunu sorarlar:
- Hamza’ nın başı var mıydı, yok muydu yenge?
- Akıl erdiremedik biz de bu işe.
Şöyle köylülere bakar Fadime Nine:
-Yine ne yaptınız der; bana söyleyin?
Şimdi kulak verin de beni dinleyin.
Sabah yemek yedi sakalı hep oynadı
Size uydu eşek cennetini boyladı.
Taşın içine sokar mıydı KAFA OLSAYDI..!
Mustafa ARSLAN |
|